Kan şekeri düzeyi mümkün olabildiğince normal sınırlarda tutulur. Kısa süren hipoglisemiler bebek için tehlikeli değildir. Fakat hipogliseminin uzun sürmesi, annede bu dönemde konvülsiyon (havale) veya şuur kaybı gelişmesi tehlikeli olabilir. Düşük kan glukozu bulantı ve kusmaları arttırabilir. Bulantı ise düzenli yemek yemeyi zorlaştırır.
Tüm bunlara bağlı olarak kolaylıkla bir kısır döngü gelişebilir. Hipoglisemi riskine karşı yanınızda glukoz tablet, şeker veya meyve suyu bulundurmanız önerilir.
Plasenta yoluyla bebeğe geçen annedeki glukoz bebeğin beslenmesini sağlayan en önemli besindir. Ancak glukozun normalden yüksek olması bebek için zararlıdır. İlk iki aydaki yüksek glukoz düzeyi diyabetik annenin bebeğinde çeşitli doğumsal sakatlıklara yol açabilir. Yalnız glukoz değil keton cisimleri de plasentadan bebeğe geçebilir ve bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle annede hiperglisemi ve ketoasidoz gelişmesi kesinlikle önlenmelidir. 2. aydan sonra görülen glukoz yüksekliği farklı sorunlara yol açabilir.
Artık pankreası insülin üretebilen anne karnındaki bebek, annesinden aldığı yüksek şeker miktarına uyum sağlamak için insülin yapımını arttırır. Anne karnındaki bebeğin glukoz ve insülinindeki bu artış, özellikle son aylara doğru yağ dokusunda artışa ve aşırı büyümeye neden olur, bebeğin doğum ağırlığı 4 kg’nin üstüne çıkar. Bebeğin büyük olması doğum sırasında yaralanmalar, omuz çıkıkları ve sinir zedelenmeleri gibi sorunlara neden olabilir.
Doğumdan hemen sonra ise bebekte aşırı şeker düşmesi, sarılık ve solunum problemleri gözlenebilir. Bu dönemde bebeğinizi sık sık emzirmeniz gerekecektir.