Hamilelik Günlüğü

Hamilelik Günlüğü

0-4. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Kaç haftalık hamile olduğunuz son adet tarihinizin ilk gününden başlayarak sayıldığı için cenin rahme yerleştiği zaman bebeğiniz 4 haftalık olur. Şu anda bebeğiniz bir nokta büyüklüğünde, endoderm ve ektoderm adlı iki tabakadan oluşuyor. Bu haftanın sonunda işleve başlayacak olan plasenta için hücreler rahim içi dokusunda tünel oluşturup kan akışı için alan yaratıyor. Böylece büyüyen bebeğiniz için besin ve oksijen sağlanıyor.

Bebeğinizin şekli şu an C harfine benziyor ve beden gelişimi, omurilik gelişimini yakalıyor. Kuyruk kısmı küçülmeye başlıyor. 4. haftadan 8. haftaya kadar bebeğinizin yüz gelişimi de ilk belirtilerini veriyor. Ancak bu gelişimin gözle görülemeyecek kadar küçük olduğunu hatırlatmamız gerek.

Sizi Neler Bekliyor?

Evde yapacağınız test pozitif çıktıysa ve doktorunuzdan da hamile olduğunuza dair bilgi aldıysanız, tebrikler! Ancak testiniz pozitif çıktıysa ve hâlâ doktora gidip kontrol yaptırmadıysanız, en kısa sürede doktorunuzdan randevu almalısınız. Kullandığınız ilaçlar varsa devam edip edemeyeceğinizi doktorunuza sormalı ve aklınızdaki soruları paylaşmalısınız.

Bu süreçte genellikle adet öncesi oluşan duyguların bir kısmını bu dönemde de yaşadığınızı fark edebilirsiniz. Huysuzluk, asabiyet, ağlamaklı hâl bu duyguların bir kısmının psikolojik temeli olabilir; ancak çoğu bedenin değişen hormon seviyelerine doğal bir tepkisidir ve sizin o anki yaşadıklarınızla da artabilir.

5. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz bu hafta neredeyse bir susam büyüklüğünde ve önümüzdeki 6 gün boyunca hızlı bir büyüme döneminden geçecek. Başta, bebeğinizin beyninde ve başında büyümeler görülecek. Kolların bir paleti andırdığı söylenebilir; bacaklar ise henüz tomurcuk halinde. Bacaklarının bu denli yavaş gelişimi sizi şaşırtmasın çünkü bebeğinizin bacak gelişimi 3 yıl boyunca kol gelişiminin gerisinde kalacak.

Bebeğinizin cinsiyetine dair ilk fiziksel gelişim belirtileri bu haftada oluşur. Bebeğinizin beden çukuru yumurtalıklardan (bebeğiniz kız ise) ya da testislerden (bebeğiniz erkekse) başlayarak bebeğin üreme sistemi yapılarının gelişmesi için gerekli tüm dokular oluşur.

Sizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin baş ve beyin gelişiminin hızla arttığı bir dönemde olduğunuzu söylemiştik. Bu nedenle bu günlerde folik asitli besinlere ağırlık verebilirsiniz. Folik asit ve B12 vitamini bebeğin kemik iliğindeki kan hücrelerinin normal gelişiminden de büyük ölçüde sorumludur. Nohut, kuru fasulye, kuşkonmaz ve yulaf doğal folik asit kaynağı olarak bilinir. Bu ürünleri tüketmeye özen göstermelisiniz. Vücudunuzda bir değişiklik fark etmiyor olmanız normal.

Bu dönemde, birçok kadında belirgin fiziksel değişiklikler görülmez. Hamileliğiniz belirginleşmeye başladığında karnınızın alt kısmı şişmeye başlayacak. Bu arada spor yapabilirsiniz. İlerleyen haftalarda ağırlığınız artacağı için bedeninizi güçlendirmeniz daha sağlıklı ve rahat bir hamilelik geçirmenizi sağlayabilir.

6. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin ağzı, burnu ve kulakları oluşmaya başladı. Kol ve bacakları ise çıkıntı haline geliyor. Öte yandan bebeğinizin kasları, kemikleri ve beynindeki hipofiz bezi oluşmaya başladı. Boyu yaklaşık 8 ila 11 mm arasında. Önümüzdeki günlerde göz retinasında pigment oluşmaya başlayacak.

Ayrıca bebeğinizin karaciğeri karın bölgesinde çıkıntı yapacak kadar büyüdü. Kalp atışları dakikada 100 ile 160 arasında olmakla birlikte bu sayı yetişkinlere göre 2 kat fazla. Telaşlanmayın, bu durum normal. O, hayata gelmek için can atıyor.

Sizi Neler Bekliyor?

Ruh halinizde değişiklikler yaşamaya başlayabilirsiniz. Bu durumdan hoşnut olmasanız da içinde bulunduğunuz süreçte hormonlarınızdaki değişimlerden kaynaklanan bu ruh hali normal. Pelvik duvarınızdaki kasları güçlendirmek için Kegel egzersizleri konusunda doktorunuzdan bilgi alabilirsiniz. Bu egzersizler sırt kaslarınızı sıkılaştırır ve rahminizi taşımanıza yardım eder. Doğum sancıları ve doğum sırasında ise esneklik sağlar. Pelvik duvarınızdaki kasları güçlendirmek için Kegel egzersizleri konusunda doktorunuzdan bilgi alabilirsiniz. Bu egzersizler sırt kaslarınızı sıkılaştırır ve rahminizi taşımanıza yardım eder. Doğum sancıları ve doğum sırasında ise esneklik sağlar. Bu haftalarda görülebilecek olan lekelenme hamile bayanların dörtte birinde görülebilen bir durum. Seyri normal devam eden bir hamilelikte görülebileceği gibi bazen dış gebelik veya düşük belirtisi de olabilir. Lekelenmeniz çoksa veya kanamanız varsa hemen doktorunuza başvurmalısınız.

7. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin kollarından elleri, bacaklardan da ayakları çıkmaya başladı. Teknik olarak bebeğiniz henüz bir embriyo ve kürek kemiğinin devamında, arka kısmında kuyruk benzeri bir şeye sahip. Ancak bu kuyruk birkaç hafta sonra tamamen kaybolacak.

Geçen haftadan bugüne iki kat büyüyen bebeğiniz yaklaşık olarak bir yaban mersini büyüklüğünde.Bebeğinizin beyninin her iki kısmı büyümeye ve karaciğeri kırmızı kan hücreleri üretmeye başlıyor. Bu görevi kemik ilikleri oluşunca onlar devralacak. Meme başları her iki cinsiyette de gelişmeye başlıyor. Bebeğinizin göz kapakları oluşuyor.

Beyni, minik kasları ve sinirleri arasındaki bağlantının güçlenmesi sayesinde artık çok küçük de olsa hareket edebiliyor. Ancak sizin bu hareketleri hissetmeniz için oldukça erken. İlk tekmeye daha var.

Sizi Neler Bekliyor?

Geçen haftalarla birlikte rahminiz büyümeye devam ediyor. Sabahları kahvaltı öncesi mide bulantısı yaşayabilirsiniz. İdrar yapma sıklığınız kan akışınıza ve böbreklerde işlenen sıvı miktarına göre artış gösterebilir. Bu süre zarfında vücudunuz bebeği desteklemek için daha fazla kan üretir. Kan hacmi ve fazla kilo nedeniyle de bacaklarınızdaki kan damarlarına yük biner. Varis oluşumunu önlemek için destekleyici külotlu çorap giyin, bacaklarınızı yüksekte tutun, bacak bacak üstüne atmamaya özen gösterin ve aşırı kilo almaktan kaçının. Bedeniniz kırmızı kan hücreleri ve plazma üretimini desteklemek için B6, B12, folik asit ve demire ihtiyaç duyar. Karaciğer, somon, bezelye, muz, alabalık, sığır eti, süt ve süt ürünleri tüketmeye özen gösterebilirsiniz. Adet döneminizden önce cildinizde sivilceler çıkıyorsa hamilelik sürecinizde de cildinizde sivilceler çıkabilir.

8. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz fasulye büyüklüğünde ve karnınızda bir takım hareketler yapmaya devam ediyor. El ve ayaklarındaki perdeli parmaklarının arası yavaş yavaş açılıyor. Bebeğinizin kritik kalp gelişimi tamamlandı. Kalbi büyümeye devam edecek; ancak bu, o kadar hızlı olmayacak. Bebeğinizin göz retinası bu hafta tamamen pigmentleşiyor. Kolları artık daha uzun ve dirseklerden kıvrılabiliyor.

Bebeğinizin kuyruğu hala görünür durumda ama bu haftadan sonra yok olacak. 22-24 mm uzunluğunda olan bebeğiniz geçen aya göre dört kat daha uzun. Normal bir insan bir ay içinde bu denli bir büyüme yaşasaydı boyu 6 metreyi geçebilirdi.

Sizi Neler Bekliyor?

Bedeninizdeki değişiklikler nedeniyle kıyafetinizin bel ve göğüs kısmı sıkmaya başlayabilir. Meme başlarında oluşan yumuşaklıklar ya da küçük kabarcıklar yağ taşıyan mevcut bezlerin genişlemesiyle oluşur. Cildinizde lekelenmeler ve yine meme başı çevresinde koyulaşmalar görülebilir. Bu durum bebeğiniz doğduktan sonra kaybolacaktır.

Vücudunuzda artan progesteron nedeniyle kendinizi yorgun hissediyor olabilirsiniz. Mide bulantısı ve kusmalardan dolayı kendinizi bitkin hissetmeniz gayet normal. Bu dönemde rahat bir gece uykusu alamıyor olabilirsiniz. Hamilelik sırasında yediğiniz yiyeceklerin besin değerini korumaya dikkat edin. Sebzeyi kabuğuyla fırınlamak besin değerinin çoğunun korunmasını sağlar.

NIFTY Testi yaptırmayı ihmal etmeyin!
Hamileliğin 8. haftasından sonra yapılabilen NIFTY Testi ile bebeklerde en sık rastlanan kromozom anomalileri Trizomi 21 (Down Sendromu), Trizomi 18 (Edwards Sendromu) ya da Trizomi 13 (Patau Sendromu)`ün olup olmadığı saptanabiliyor. Amerikan Obstetrik ve Jinekoloji Derneği bu testin artık risk grubunda olmayan anne adaylarına yani tüm hamilelere önerilebileceğini belirtiyor.

9. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Karnınızdaki minik misafiriniz bu hafta iri bir üzüm tanesi büyüklüğünde. Bebeğinizin kalbi dört odacığa bölünmeye başladı ve kalp kapakçıkları işlevlerini yapmaya hazırlanıyor. Dış genital organları oluşumunu tamamlamakta ve birkaç haftaya kadar bebeğinizin cinsiyetini öğrenebileceksiniz. Bebeğinizin gözleri oluşumunu tamamlayacak; fakat göz kapakları 27. haftaya kadar açılamayacak.

Bebeğinizin bedeni daha da güçlenmeye başladı, gövdesi uzuyor ve duruşu dikleşiyor. Önümüzdeki günlerde cildi kalınlaşarak şeffaflığını kaybedecek. Bu hafta sonu itibariyle bebeğinizin bütün temel organları oluşacak ve hızlı bir büyüme evresi başlayacak.

Sizi Neler Bekliyor?

Bulantılar ve rahatsızlıklar biraz geçince iştahınızın arttığını fark edeceksiniz. Kan hacminiz giderek artıyor, daha önce bahsettiğimiz gibi varis oluşumlarını engellemek için destekli çoraplar kullanabilir ve egzersiz yapabilirsiniz.

Aşırı kilo almamaya dikkat edin! Çevrenizde sigara dumanından ve diğer zehirli gazlara maruz kalmaktan kaçının. Bu tür zehirli maddeler akciğerlere girer ve kanınızdaki oksijenle birlikte taşınarak oksijen-karbondioksit alışverişi sırasında bebeğinize geçer. Evinizin havalandırılmasına da özen gösterin.

10. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz şimdilerde bir mandalina büyüklüğünde. Hamileliğinizin 10. haftasında bebeğiniz embriyo evresinden fetus evresine geçer. Bebeğiniz rahim içerisinde bulunan amnion sıvısı içinde hareket etmeye başlar; fakat bu hareketleri hissetmek sizin için henüz oldukça erken. Yine bu haftada nefes alıp verme hareketleri başlarken bebeğiniz amnion sıvısını yutar ve ilk defa idrar yapar.

Bebeğinizin dizi, dirseği, parmakları, el ve ayak eklemleri şekillenir, elle tutma refleksi gelişir. Üst dudak gelişimiyle birlikte yarık damak ve dudak deformitesi var ise bu haftada görülebilir.

Bebeğinizin organları ve dokuları hızlı bir gelişim içine giriyor. Böbrekler, bağırsaklar, beyin ve karaciğer gibi hayati organlar işlevlerine başlasa da gelişmeye devam ediyor.

Sizi Neler Bekliyor?

Bir sonraki doktor kontrolünüzde bebeğinizin kalp atışlarını duyabilirsiniz. Bu sesleri ilk kez duymanın son derece duygusal olduğu biliniyor. Hamile kıyafetleri giymeye hazır olup olmadığınızı test edebilirsiniz. Yumuşak lastikli ve pamuklu kıyafetler tercih edebilirsiniz.

Bu evrede cildinizde çatlaklar oluşabilir. Eğer elastik ve sıkı bir cildiniz varsa ve yavaş yavaş düzenli kilo almaya çalışırsanız çatlak oluşma olasılığı azalır.

11. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin hayati organları büyük oranda gelişme gösterdi, kısacası yoğun ve zahmetli bir dönem geçirdiniz diyebiliriz. Bu haftadan itibaren bebeğinizin kan dolaşımı başlar ve hayati organları beslemek için plasenta görevi devralır. Bu arada bebeğinizin el ve ayak tırnakları da gelişmeye başlıyor.

Önümüzdeki günlerde bebeğinizin larinksinde ya da ses kutusunda ses telleri oluşacak. Ancak bebeğiniz su içinde olduğunu düşünürsek ses çıkaramayacak veya ağlayamayacak.

Sizi Neler Bekliyor?

11. ve 14. haftalar arası yapılacak testler için doktorunuzdan randevu almalısınız. Bahsettiğimiz testler ikili tarama testi olup, down sendromu taramasını içerir. Bu test basit bir kan verme ve detaylı bir ultrason muayenesinde bebeğin ense kalınlığı ölçülerek yapılır. Size bunu 14. haftaya kadar hatırlatmaya devam edeceğiz.

Sık sık idrara çıkma ihtiyacı hissedebilirsiniz. Bu durum vücudunuzdaki atıkları atmanızı sağlar. Öte yandan hareketlerinizi kısıtlamayan, kan akışınızı engellemeyen kıyafetler giymeye özen gösterin.

12. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Hamileliğinizin 12. haftasına girerken bebeğinizin tüm organları şekillendi ve en heyecanlı süreçlerden birine daha geldik. Artık bebeğinizin dış genital organı da şekillenmeye başladı ve cinsiyeti ultrason ile tahmin edilebilecek hale geldi.

Bu günlerde bebeğiniz rahim içinde nefes alıp verme hareketleri yapmaya başlar. Bu hareketler akciğerlerin içinde hava keselerinin uygun şekillenmesi için şarttır. Bu arada bebeğinizin refleksleri gelişiyor. Parmaklarını açıp kapamaya, ayak parmaklarını kıvırmaya, göz kasları sıkılaşmaya, ağzı emme hareketleri yapmaya başlayacak.

Sizi Neler Bekliyor?

Fiziksel ve psikolojik olarak hamilelik şokunu atlatan bir kadın genel olarak kendini daha iyi hissetmeye başlar; iştahı açılır, görünümü ve durumu iyileşir. Kendini iyi hissetme hali ancak sağlıklıysanız, iyi besleniyorsanız ve aşırı yorulmuyorsanız söz konusu olur. Ancak hâlâ yemekten sonra mide bulantısı oluyorsa yediklerinize dikkat etmelisiniz. Daha az miktarlarda ama sık yiyebilirsiniz.

Beslenme konusunda bir başka önemli durum ise siz aç olmasanız da bebeğinizin aç olabileceğini unutmayın. Kabızlık çekebilirsiniz. Hamilelik hormonları bağırsaklarınızdaki kasları gevşettiği için dışkı atımı daha yavaş ve daha az etkin olacaktır. Ayrıca büyüyen rahim bağırsaklara baskı yapar ve faaliyetlerini iyice zorlaştırır.

13. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu hafta bebeğinizin kafa büyüklüğü vücudunu yakalamaya, parmak izleri oluşmaya, damar ve organları netleşmeye başlıyor. Bebeğinizin boynu iyice şekillendi ve baş artık omuzların değil boynun üzerinde durabilir. Önümüzdeki 3 gün içerisinde bebeğinizin saç şekli belirlenecek.

Artık rahmin dışındaki hayata hazırlık olarak nefes alıp verme, yutkunma ve emme hareketleri için pratik yapacak. Hızlı ve sürekli büyümesi bu ay bebeğin eskisine göre daha çevik olmasına olanak verir. Örneğin bebeğiniz artık başını döndürebilir, ağzını açabilir dudaklarını birbirine bastırabilir. Sadece 28 gram ağırlığında ve 8,5 cm uzunluğunda olan biri için hiç de fena değil!

Sizi Neler Bekliyor?

İlk trimesterin bu son haftasında düşük yapma ihtimaliniz başlangıç haftalara göre çok daha az. Önümüzdeki hafta ikinci trimesterin başlangıcını işaret etmekte. Bu evre birçok kadının mide bulantıları ve halsizlik gibi rahatsızlıklarının sona erdiği dönem olduğu için daha rahat geçer.

Anne baba adaylarının çoğu bu dönemde libidolarının arttığını da belirtiyor. Doğumunuza uzun bir zaman olmasına rağmen göğüsleriniz kolostrum üretmeye başlayacaktır. Bu süt doğum sonrası bebeğinizin ihtiyacı olan en faydalı besinleri içeriyor.

14. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin fiziksel gelişimi hızla devam ediyor. Hamileliğinizin 14. haftasında bebeğinizin boyu 9 santimetreye, ağırlığı ise 45 grama ulaşabilir. Bebeğiniz su ile dolu bir ortamda olduğu için amnion sıvısını akciğerlere alır ve sonra tekrar ağzından dışarı atar. Bu şekilde solunum egzersizleri yapar. Bebeğinizin boynu uzar, çenesi ve göğsü arasındaki mesafe açılır, ellerini kollarını hareket ettirmeye başlar.

Bebeğiniz bu haftada baş parmağını emebilir. Bu haftanın sonunda kollarının büyüme oranı vücudu ile daha orantılı bir hal alacak. Karaciğeri bu hafta safra üretmeye, dalağı da kan hücreleri üretimine yardım etmeye başlayacak. Bu arada tekme ve dürtmeleri hissetmeniz için henüz çok erken.

Sizi Neler Bekliyor?

Enerjinizin geri geleceği, göğüslerinizin daha az hassas olacağı ve mide bulantılarınızın neredeyse biteceği ikinci trimesteri karşılıyorsunuz. Eğer şikâyetleriniz hâlâ devam ediyorsa dayanın çok yakında sona erecekler. Rahminizin üstü kasık kemiğinizin biraz üstüne çıkacak ve bu da karnınızın daha belirgin olmasına yol açacak.

Hamileliğinizin belirginleşmesi sizi ürkütebilir ama sakin kalmaya odaklanın. Bu zamanlarınızın tadını çıkarmaya, planlar yapıp hayaller kurmaya çalışın. Bu dönemde endişelenmeye başlamanız normal; ancak kendinize ve bebeğinize dikkat etmelisiniz.

15. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz hızla büyüyor. Bu büyüme önümüzdeki aylar için zemin oluşturuyor. Bebeğinizin ağırlığı hamileliğin dördüncü ayında altı kat artacak ve 168 grama kadar çıkacak. Bebeğinizin dilindeki tat alma tomurcukları gelişimini tamamladı. Bu sayede bebeğiniz yediğiniz besinlerin tadını az da olsa almaya başlayabilir. Damak tadının gelişimi başlar.

Öte yandan tüm bunlar olurken bebeğinizin göz kapakları hâlâ kapalıdır ve hamileliğin son 3 ayına kadar kapalı kalacak.

Sizi Neler Bekliyor?

Muhtemelen kendinizi hala yorgun ve kimi zaman da bitkin hissediyorsunuz. Bu normaldir. Bol dinlenme, iyi beslenme ve egzersiz kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır. Beş on dakikalık yürüyüşler, esneme hareketleri, yoga ya da vb. faaliyetler etkili olabilir.

Bu haftaya kadar yaklaşık olarak 2,5 kilo almış olabilirsiniz. Hamileliğiniz boyunca kilonuzda düzenli veya düzensiz değişiklikler olağandır. Başka bir değişiklik ise artan burun tıkanıklığınız olabilir. Bu durum artan hormonlarınız ve kan akışınızın mukus zarınıza akmasının sonucunda ortaya çıkar. Normal olan bu duruma aynı zamanda hamilelik nezlesi de denmektedir.

Bazı anne adaylarında kan damarlarının genişlemesi sonucu burun kanamaları da görülmektedir. Eğer bebeğinize amniyosentez yaptıracak iseniz bu hafta ile 18.hafta arası bir günde olabilir. Bu test ile birçok kromozomsal ve genetik bozukluk saptanabilmektedir. Sonucu beklerken endişeleniyorsanız bilmenizde fayda var ki bu testi yaptıran çoğu kişinin sonucu iyi çıkmaktadır.

Siz ve eşiniz kendinizi stresli hissediyorsanız endişelenmeyin.

16. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu hafta bebeğiniz hızlı bir büyüme evresine daha başlıyor. Önümüzdeki hafta içinde boyu ve kilosu ikiye katlanacak. Gözleri ve kulakları yerine geçerken kafası daha dik duracak. Kafatası ve saç derisi hatta ayak tırnakları bile oluşmaya başlayacak. Daha heyecan verici haber ise minik kalbinin kan pompalamaya başlamış olması. Büyüklüğünü merak ediyorsanız şimdilik bir avokado kadar diyebiliriz. Bebeğinizin hareketlerini çok az da olsa hissetmeye başlayabilirsiniz; ama hareket olmazsa da paniğe kapılmayın. Çünkü ilk gebeliklerde bu süreç 20. haftaya kadar uzayabilir. Bu haftada bebeğiniz rahim içerisinde kafasını oynatabilir. Bu hareket bebeğinizin sinir kaslarının gelişiminin başladığına dair bir belirtidir. Bebeğinizin cinsiyet tespiti bu haftada tam olarak belli olabilir. Alışverişe başlayabilirsiniz.

Sizi Neler Bekliyor?

Hamilelik sırasında normal olarak lökore denilen ince, beyazımsı bir akıntı oluşur.Hamileliğiniz devam ederken bu akıntının fazlalaştığını fark edebilirsiniz. Eğer akıntınız renk değiştirirse (sarı ya da yeşilimtırak olursa), koyulaşırsa, yanma kaşıntı eşlik ederse veya idrara çıkarken ağrı olursa doktorunuzla temasa geçin. Bunlar üzerine düşünülmesi gereken semptomlar olabilir. Öte yandan doktorunuz gerekli görürse üçlü tarama testinizi bu haftalarda yaptırabilirsiniz. Bu haftadan itibaren kalbiniz hamileliğinize destek vermek için yüzde 40-50 daha fazla çalışacaktır. Genel olarak bu ilave iş yükü problem oluşturmaz; sağlıklı bir kalp artan taleple başa çıkabilir.

17. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu haftada bebeğinizin cilt altı dokusunda yağ depolanması artar ve hızlı kilo almaya başlar. Bu yağ depolanması bebeğinizin ısı regülasyonu açısından önemlidir. Önümüzdeki iki hafta bebeğinizin başında ve vücudunda lanugo (geçici ince tüyler) belirir. Lanugo cildin üzerindeki koruyucu verniksi sıvıyı tutmaya yardımcı olur.

Bebeğinizin kulakları artık başının yanlarında dışarı çıkık olur. Bu ay içinde bebeğiniz yaklaşık 51 mm uzar ve 738 gr. olur.

Sizi Neler Bekliyor?

Hamileliğinizin 17. haftasında bebeğiniz dışarıdan gelen sesleri duyabilir ve tepki verir. Artık onunla konuşmaya başlayabilirsiniz. Emin olun sizi duyacaktır. En çok önümüzdeki üç ay içinde kilo alacaksınız. Genel olarak 7. Aya kadar haftada ortalama yarım kilo alabilirsiniz. Ancak kilo alımı çoğunlukla düzensiz olacaktır.

Yorulmamaya dikkat edin; çünkü bebeğinizin bu ay ki büyümesi kalbiniz, akciğerleriniz ve böbrekleriniz üzerine yük bindirecek.

18. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz bu haftalarda hıçkırabilir, tekme atabilir ve bunları ultrasonda rahatlıkla görebilirsiniz. Artık bebeğinizin ellerinde ve ayaklarında parmak izleri oluşmaya başlıyor. Bebeğinizin ilk dışkısı barsaklarında birikir ve bunu doğumdan sonra dışarı atabilir. Öte yandan erkek bebeklerde prostat bezi gelişmeye başladı.

Yaklaşık olarak 200 gram ağırlığında ve dolma biber büyüklüğüne ulaşacak olan bebeğiniz kol ve bacak hareketlerine devam etmekte. Minik bedenine kan taşıyan damarları ince teninin altından görülebilecek. Sinirlerdeki uyarıları iletme görevi yapan axonlarını saran yağlı myelin tabakası oluşmaya başlayacak.

Sizi Neler Bekliyor?

İştahınızda artış hissetmeniz bu dönem için çok normal. Bu hafta itibari ile şeker veya kızarmış yiyecekler yerine sebze, meyve ve et gibi besin değeri daha fazla olan yiyecekler tercih etmeniz önerilir. Artan iştahınız nedeniyle daha geniş ve rahat kıyafetlere ihtiyacınız olacak. Kardiyovasküler sisteminizde büyük değişikler yaşanacak. Baş dönmeleri yaşayabilirsiniz. Bu trimesterde kan basıncınız normalden daha yavaş olacağı için ani ayağa kalkmalardan kaçınmalısınız.

Bu hafta itibari ile yan dönerek uyumak sizin için ideal olacaktır. Sırt üstü uyumanız rahmin büyük damarlardan birine basınç yapabilir, bu da kalbinize pompalanacak kanın azalmasına neden olabilir. Rahat uyuyabilmek için sırt, kalça veya bacak aranıza yastık koymayı deneyebilirsiniz. İkinci trimester detaylı fetal anatomi taraması için ultrasonu çektirmediyseniz 18-22. gebelik haftaları arasında çektirebilirsiniz.

Doktorunuz bebeğinizin genel sağlığını, herhangi bir doğum kusuru olup olmayacağını, plasenta ve kordonu kontrol edip doğum yapacağınız tarihin biraz daha netleşmesini sağlar. Ultrason esnasında bebeğinizin hareket ettiğini veya parmağını emdiğini görebilir, ilk fotoğrafını çektirebilirsiniz.

19. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin beyni bu dönemde koku alma, tat alma, duyma, görme ve dokunma algıları için bölümlere ayrılmakta. Bu nedenle bebeğinizle konuşmaya devam edin, ona kitap okuyun veya şarkı söyleyin. Aranızdaki bağı kuvvetlendirmek için denemeye değecektir. Bebeğinizin bacakları artık nihai oranlarına ulaştı. Ancak doğduğunda kol ve bacaklarının kısa olduğunu göreceksiniz. Bu durum normal olmakla beraber bebeğiniz emekleme döneminden yürümeye geçerken uzayacaktır.

Sizi Neler Bekliyor?

Özellikle yorulduğunuz günlerde karın alt kısmında ağrılar hissetmeye başlayabilirsiniz. Ağrılarınızın nedeni karnınızı saran bağ dokularının acısıdır. Rahminizi destekleyen bu dokular artan kiloya uyum sağlamaya çalışmaktadır. Ağrılar katlanılamayacak bir şiddette olmadığı sürece endişelenmenizi gerektirecek bir durum söz konusu değil.

Cildinizde yer yer koyuluklar oluşabilir bunların nedeni hamilelikte anlık olarak artan renk pigmentlerinizdir. Bu koyu lekeler üst dudak, yanak veya alın bölgenizde ortaya çıktıysa adına kloazma veya hamilelik maskesi denir. Göğüs uçları, koltuk altları, bacak içi veya cinsel organ etrafınızda da koyu izlere rastlayabilirsiniz. Göbek deliğinden kasık kemiğinize uzanan düz koyu çizgiye linea nigra denmektedir. Bu koyu lekeler doğum sonrası azalma gösterecektir.

Bu arada kendinizi güneş ışığından korumalısınız. Güneş kremi, şapka ve kapalı kıyafetler tercih edebilirsiniz. Hamilelik maskesi canınızı sıkıyorsa makyajla kapatmaya çalışabilirsiniz.

20.Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz yaklaşık 300 gram ağırlığında ve bugünlerde yutkunma hareketlerini artırıyor. Bu yutkunma hareketleri bebeğinizin sindirim sistemi için iyi bir egzersizdir. Bebeğinizin saçları gözle görülebilir bir hal alır. Şu an bebeğinizin saçlarında hiç pigment olmadığı için beyazdır. Omurga kaburgalar, kol ve bacaklardaki uzun kemikler sertleşip kemik halini alır. Bebeğinizin kalp atışları giderek güçleniyor. Eğer size teklif etmeyi unuttularsa, bir sonraki prenatal muayenenizde kalp atışı dinlemeyi talep edin.

Sizi Neler Bekliyor?

Hamileliğinizin yarısını tamamladınız, tebrikler! Yaklaşık 4,5 kilo kadar almış olabilirsiniz. Bu haftadan sonra her hafta yarım kilo veya daha fazlasını alacaksınız. Hamilelik boyunca artan kan basıncınız ve büyüyen bebeğinizin plasentasının ihtiyacı nedeniyle vücudunuz daha fazla demire ihtiyaç duyar. Bunu kırmızı veya beyaz et ile sağlayabilirsiniz. Et haricindeki diğer demir kaynaklarından bazıları; soya bazlı ürünler, ıspanak, kuru erik, kuru üzüm ve demir takviyesi olan tahıl gevrekleridir.

Sırt ağrılarınız varsa ayaklarınıza destek veren ayakkabılar giyin. Biraz topuk hiç olmamasından daha iyidir ancak 5 cm`nin üzerinde topuklu giymeyin.

21. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Hamileliğinizin 21. haftasındasınız ve bebeğiniz oldukça büyüdü. İlk tekme ve dürtme hareketlerini bu haftadan sonra hissedebilirsiniz. Bu zaman zarfında bebeğinizin boy uzaması durur ve kilo almaya yönelik süreç başlar. Bu gelişim sırasında bebeğiniz artık içinde bulunduğu sıvı (amniyos) içinde yüzemez, dizlerini kırar ve oturma pozisyonu alır.

Kaş ve kirpikleri şekillenmeye başlar. Bol bol uyur, nadiren uyanır. Siz bebeğinizin uyuduğunu ve uyandığını hissedebilirsiniz.

Sizi Neler Bekliyor?

Bugünlerde kendinizi rahat hissedebilirsiniz. Hamileliğin başındaki şikâyetlerinizin çoğu bitti. 3. Trimestere yaklaşacağınız bu hafta bazı sorunları da beraberinde getirecek. Artan yağ üretiminiz sivilce gelişimini arttırabilir. Bu durumdan, zararsız bir sabun veya temizleyici kullanarak kurtulabilirsiniz. Makyaj malzemeleriniz de ve temizleyicileriniz de yağsız ürünleri tercih etmeniz önerilir.

Sivilce haplarını kesinlikle kullanmamalısınız. Bu dönemde vücudunuz varis oluşumuna oldukça yatkın. Ailenizde varis oluşumunun yaygın olması sizde de olma ihtimalini yükseltir. Varis oluşumunu en aza indirmek için spor yapabilir, bacaklarınızı fırsat buldukça havaya kaldırabilir, sol yanınıza yatabilir ve hamilelik çorabı giyebilirsiniz.

22. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Minyatür bir yeni doğan görünümüne kavuşan bebeğiniz yarım kilo ağırlığında ve iri bir patlıcan büyüklüğünde. Dudakları, göz kapakları ve kaşları daha da belirginleşip diş kökleri gelişecek. Göz şekli belirgin fakat iriste (göze renk veren bölüm) hala eksik pigmentler mevcut.

Bebeğinizin derisi kırışık ve lanugo adı verilen tüylerle kaplı. Vücudundaki kırışıklıklar bebeğiniz kilo alıp, yağlanmaya başlayınca ortadan kalkacak. Diğer yandan önemli hormonların üretiminde etkili olan pankreası da gelişimine hızla devam ediyor.

Sizi Neler Bekliyor?

Bu dönemde herkes karnınıza dokunmak isteyebilir. Bu durumdan hoşlanmıyorsanız onları nazikçe reddedebilirsiniz. İnsanlar karnınızın büyük veya küçük olduğunu söylerlerse, her kadının kendine özgü bir gelişimi olduğunu hatırlayın. Hamilelikte önemli olan karnınızın ne kadar büyük olduğu değil, bebeğinizin gelişiminin ayına göre normal olup olmamasıdır.

Karnınızda onu saran izleri fark edebilirsiniz. Bu izler, bebeğinizi taşıyabilmeniz için genişleyen karnınızı saran bağ dokusunun izleridir. Hamile bayanların neredeyse yarısında bu izler doğumla beraber ortaya çıkar. Farklı desenlerde olabileceği gibi, renkleri de ten renginize bağlı olarak pembe veya kahverengi şeklinde değişkenlik gösterebilir. Çoğunlukla karnınızda görülen bu izler bacak, kalça ve göğüslerde görülebilir. Bu izleri, herhangi bir kremin engellediğine dair bir kanıt yoktur fakat o bölgeleri kaşımak yerine nemlendirebilirsiniz.

23. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz artık iyice gelişti. Hareket hissi sayesinde dans ettiğinizi hissedebilecek. Radyoyu açın ve sevdiğiniz bir şarkıda salınmaya başlayın. Bebeğiniz yaklaşık olarak 28 cm uzunluğunda ve mango büyüklüğünde. Kıyafetlerinizin altında hareket ettiğini fark edebilirsiniz.

Ciğerlerindeki kan damarları, nefes alışverişinde ve kulakları dış dünyaya hazırlık amacıyla gelişmeye devam ediyor. Bebeğiniz köpek havlaması veya elektrik süpürgesi seslerine alışmaya başladı. Dünyaya geldiğinde bu sesler onu rahatsız etmeyecek.

Sizi Neler Bekliyor?

Bulunduğunuz ve önümüzdeki haftalarda özellikle yaz ayları ise, gün sonlarına doğru ayaklarınız ve bilekleriniz şişmeye başlayacak. Bacaklardaki sirkülasyonun yavaşlamasının yanı sıra, kanınızın vücuttaki suyu tutma kimyasından ötürü şişmeler ortaya çıkmaktadır. Bunlara ödem adı verilir.

Bebeğinizi doğurduktan sonra vücudunuzdaki fazla sudan kurtulacaksınız. Doğum sonrası birkaç gün sıkça tuvalete çıkmanın ya da terlemenizin sebebi de bu sudan kaynaklanacaktır. Sol tarafınıza yatmaya, uzun süre hareketsiz kalmamaya, fırsat buldukça bacaklarınızı havaya dikmeye çalışarak bu ödemleri en aza indirgeyebilirsiniz.

Hamilelikte belli bir miktar suyun vücutta tutulup ödem oluşması normaldir ancak aşırı ödem pre-eklampsi adı verilen ciddi bir hastalığın işareti olabilir. Ayaklarınız ve bileklerinizde ani ve aşırı şişme, el yüz ve göz çevrelerinizde şişkinlik olursa hemen doktorunuza başvurmanız gerekir.

24. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu hafta mısır koçanı büyüklüğüne ulaşan bebeğiniz yaklaşık olarak 500 gram ağırlığında. Vücudu orantılı olarak büyümekte ve yakın zamanda şişmanlamaya başlayacak. Beyni ve tat alma duyusu hızla gelişmeye devam ediyor.

Akciğer solunum ağacında yeni dallar ve sürfaktan denen madde üreten hücreler gelişmekte. Bu madde bebeğiniz dış dünyaya çıktığı zaman hava keseciklerinin şişmesine yardımcı olacak. Bebeğin cildi halen ince ve transparan. Ancak yakın zamanda cildi de değişmeye başlayacak.

Sizi Neler Bekliyor?

Geçen haftalar içinde rahminizin büyüklüğü göbek deliğinizi aştı ve bir futbol topu kadar oldu. Çoğu hamile kadın 24. ve 28. Haftalar arası şeker taraması testi yaptırır (OGTT olarak da adlandırılır). Bu test, gebelikte oluşabilecek şeker rahatsızlığını kontrol etmek amacıyla yapılır. Tedavi edilmeyen diyabet, problemli bir doğuma ya da bebeğin özellikle üst kısmının aşırı büyümesi nedeniyle sezaryen doğuma neden olabilir.

Ayrıca bebek doğduktan sonra düşük kan şekeri gibi sorunlarla da karşılaşılabilir. 24-28. haftalar arasında kan sayımı ve tiroid testleriniz de değerlendirilir. Tetanoz aşınızın yapılması önerilir.

25. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

650-700 gram ağırlığında olan bebeğinizin uzunluğu ise 34 – 35 cm kadar. Boyu uzamaya ve cildi yağlanmaya başlayacak. Kırışık teni düzelerek bebek teni güzelleşecek. Saçlanma devam ederek saç rengi ve tipi ortaya çıkacak.

Sizi Neler Bekliyor?

Saçları artıp güzelleşecek olan sadece bebeğiniz değil, sizin içinde aynı şeyler gerçekleşecek. Eskisinden daha gür ve parlak saçlara sahip olacaksınız. Hormonsal değişimler nedeniyle saçlarınız çoğalmakta ve daha fazla dökülmekte. Doğumdan sonra dökülecek olan dolgun saçlarınızın tadını çıkarmalısınız. Eskisi kadar hızlı ve zarif hareketler yapamamaya başlayacaksınız.

Doktorunuz aksini önermediği sürece egzersiz yapmaya devam edin ancak yorgunluk hissi, herhangi bir ağrı, baş dönmesi veya nefes darlığı hissederseniz egzersizi hemen bırakın. Sırt üstü yatmaktan ve dengenizi bozacak tüm hareketlerden kaçının. Yeterince sıvı aldığınızdan emin olun ve ısınma-soğuma-gevşeme hareketleri için zaman ayırın.

Demir eksikliğiniz varsa mutlaka demir takviyesi alın ve bu konuda doktorunuza danışın.

26. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin kulaklarındaki sinir ağları daha çok gelişti ve öncekine göre kulakları daha hassas. Artık sizin ve eşinizin seslerini duyabiliyor. Bebeğiniz, akciğerlerinin gelişimi için gerekli olan az miktar aminoasidi nefes alıp vererek sağlayabiliyor. Bu nefes alış-veriş doğduktan sonraki ilk nefesi için de oldukça iyi bir hazırlık.

Bunların yanında, bebeğiniz kilo almaya devam ediyor. Bebeğiniz şu an yaklaşık 700 gr. ve 33cm. Eğer erkek bir bebeğiniz olacaksa, testisleri testis torbasına inmeye başladı. Bu yolculuk yaklaşık iki üç gün sürecek.

Sizi Neler Bekliyor?

Büyük ihtimalle çocuğunuzun odasını hazırlamaya başladınız. Bu dönemde öğünlerinizi atlamamaya, sağlıklı beslenmeye ve bol bol istirahat etmeye dikkat etmelisiniz. Bundan önceki hamilelik döneminizde düşük olan kan basıncınız, bu dönemde biraz artabilir. Preeklampsi; yüksek kan basıncı ve idrara protein karışmasıyla kendini gösteren ciddi bir rahatsızlıktır. Genellikle 37. Haftadan sonra kendini gösterir fakat daha önce de olabileceği için dikkatli olmanız ve belirtilerini takip etmeniz çok önemlidir.

Eğer yüzünüzde kabarıklık, gözlerinizde şişlik varsa, elleriniz ve ayaklarınız fazla şişiyorsa, çok hızlı kilo alıyorsanız (bir haftada 2 kilodan fazla) mutlaka doktorunuzla görüşmelisiniz. Eğer ağır preeklampsi geçiriyorsanız, başka semptomlarla da karşılaşabilirsiniz. Sürekli ve şiddetli baş ağrısı, görme duyunuzda farklılıklar (spot ve flaş görmek, ışığa karşı fazla hassasiyet, geçici görme kaybı), yaralar, karında hassasiyet veya kusma gibi şikayetleriniz varsa mutlaka hemen doktorunuzla görüşmelisiniz.

Bu dönemde büyüyen rahminizden dolayı belinizde ağrılar olabilir. Bunun nedeni, vücudunuzun merkezinin değişmesi, karnın gergin hale gelmesi, karın kaslarının güçsüzleşmesi veya sinire basınç olabilir. Gün sonlarında kendinizi kötü hissetmenizin sebebi, taşıdığınız ekstra kilolar sayesinde kaslarınızın daha fazla çalışması ve eklemlerinize baskı yapması olabilir. Sıcak bir duş sizi rahatlatacaktır (Bazı kadınlar soğuğa yakın bir suyla yapılan duşun daha rahatlatıcı olduğunu söylüyor).

Gün boyunca doğru duruş şeklini bozmamalı, aynı anda eğilme ve dönme gibi aktivitelerden kaçınmalı, hızlı oturup kalkmamalı, uyurken bacaklarınızın arasına ve karnınızı destekleyecek birer yastık koymalısınız.

27. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu hafta bebeğinizin kilosu yaklaşık 900 gram ve boyu yaklaşık 36 santimetre. Bebeğiniz düzenli aralıklarla uyuyor ve uyanıyor, gözlerini açıp kapatıyor ve belki de parmağını emiyor. Beyin dokularının gelişmesiyle, beynini daha aktif olarak kullanıyor. Akciğerleri hala gelişmemiş olsa da, işleyen bir yapıya sahip. Eğer şu anda doğacak olursa, medikal yardımlarla hayata tutunabilir.

Bu dönemde bebeğinizin küçük hareketleri size hıçkırıyor hissini yaşatabilir. Her seferinde sadece birkaç dakika sürer ve bu onu rahatsız etmez, o yüzden sizde bu gıdıklanmanın zevkini çıkarabilirsiniz.

Sizi Neler Bekliyor?

İkinci üç aylık dönem sona eriyor, bu son turda vücudunuz yeni semptomlar gösterebilir. Bu ve ilerleyen haftalarda bel ağrısıyla birlikte, bacaklarınızda kramplar olabilir. Bunun sebebi, bacaklarınızın artık daha çok ağırlığı taşıyor olması ve rahmin aşağı inmesiyle beraber damarlara ve sinirlere basınç uygulamasıdır.

Ne yazık ki, hamilelik ilerledikçe kramplarınız artabilir. Bacak krampları genellikle geceleri daha sık görülür, fakat gün içinde de bu kramplarla karşılaşabilirsiniz. Bacağınıza kramp girdiğinde kaslarınızı germeniz sizi rahatlatacaktır. Bacağınızı düz bir şekilde yukarı kaldırın ve ayağınızı kendinize doğru çekerek kaslarınızı gergin hale getirin.

Ayrıca birkaç dakika yürümek ya da baldırınıza masaj yapmak da size yardımcı olacaktır.

28. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu haftayla beraber bebeğiniz yaklaşık 1 kilogram, 37 santimetre. Bebeğinizin kirpikleri çıkmaya başladı ve artık gözlerini kirpikleriyle beraber kırpabiliyor. Görme duyusu da gelişmeye başladı ve o artık rahminizin filtrelediği ışıkları görebiliyor.

Ayrıca beyninde milyonlarca nöron gelişti ve bedenine biraz daha yağ ekleyerek dış dünyaya hazır hale gelmeye hazırlanıyor.

Sizi Neler Bekliyor?

Bu dönemde her iki haftada bir doktorunuzu ziyaret etmelisiniz. 36. haftadan itibaren de doktor ziyaretlerinizi
haftada bire çıkarmalısınız. RH negatif anne adaylarında eşiyle RH uyuşmazlığı varsa gebelikte alınan kan testi sonuçlarına göre, bebeğin kanına karışabilecek zararlı antikorların gelişimini önlemek için RH immunoglobulin enjekte edilir. (Eğer bebeğiniz Rh pozitifse, doğumdan sonra tekrar Rh immunoglobulin almanız gerekir).

Bu zaman zarfında, bazı kadınların alt bacaklarında karıncalanma hissi olur. Bu his dinlenirken ya da uyumaya çalışırken de karşı konulamaz bir şekilde ortaya çıkabilir. Eğer bu his, hareket ettiğinizde geçici süreyle oluşuyorsa bu Rahatsız Bacak Sendromu (restless legs syndrome (RLS)) olabilir. Bu sendromun asıl sebebi kimse tarafından net olarak bilinemiyor. Eğer bu semptom daha ciddi bir duruma geliyorsa, bacağınızı germeyi ve masaj yapmayı deneyin ve kafeini kesin.

Bazen rahatlamanız için demir takviyeleri iyi olabilir, bunun için doktorunuza danışmalısınız.

Kordon Kanı nedir, ne işe yarar?

Kordon kanı, bebeğin doğumundan sonra göbek kordonunun plasenta tarafında kalan kandır. Kordon kanı bankaları gelecekteki tıbbi gereksinimler için bebeğin kordon kanını saklama olanağı sunar. Vücuttaki pek çok hücreye kaynaklık eden kordon kanı, kök hücreler açısından zengindir. Kök hücreler, birçok hastalığın tedavisinde kullanılabilir. Bu hastalıklar arasında başta lösemiler, lenfomalar ve aplastik anemiler gelir.

Ayrıca diğer bazı kanser türleri, bazı kalıtsal kan hastalıkları ve kalıtsal metabolik hastalıkların tedavisinde de ümit vericidir. Unutmayın! Kordon kanı kök hücrelerini yalnızca bir kez, doğumdan hemen sonra toplanabilir.

29. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğinizin kilosu yaklaşık 1 kilo 250 gram ve boyu 38 santimetre oldu. Kasları ve akciğeri olgunlaşmaya devam ediyor. Bunun yanında gelişen beyniyle beraber kafası da artık daha büyük. Bu dönemde çocuğunuzun besin ihtiyacını karşılayabilmek için sizin de beslenmenize dikkat etmeniz; protein, C vitamini, folik asit ve demir alınımını eksik etmemeniz gerekiyor.

Ayrıca çocuğunuzun iskelet sisteminin sertleşmesi için kalsiyuma ihtiyacı var, dolayısıyla süt, peynir, yoğurt gibi besinleri yeterli miktarda almalısınız. Bu son üç aylık dönemde, her gün 250 miligram kalsiyum bebeğinizin iskeleti için gereklidir.

Sizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz artık çok hareketli. Doktorunuz nasıl yapmanız gerektiğinin talimatlarını vererek sizden bu haftalarda her gün bebeğinizin tekmelerini saymanızı isteyebilir. Bu aşamada eğer bebeğinizin daha az aktif hale geldiğini fark ederseniz doktorunuza mutlaka bildirin. Bebeğinizin durumunu kontrol etmek için nonstress test yaptırmanız ve biofizik profiline baktırmanız gerekebilir.

Mide yanması ve kabızlıkla karşılaşabilirsiniz. Gebelikte salgılanan progesteron hormonu kasların ve sindirim sisteminin rahatlamasına yol açar. Bu rahatlama, karnınızda yükleme olmasına ve hazmınızın yavaşlamasına neden olur. Durgun sindirim ve kabızlık da özellikle ağır yemeklerden sonra gaz oluşumuna ve midede yanmaya neden olabilir.

Büyüyen rahminiz hemoroit oluşumuna sebep olabilir. Rektal bölgenizde şişmiş bu kan damarları gebelikte sıkça görülür. Neyse ki doğumdan bir hafta sonra genellikle iyileşir ve eski haline döner. Hemoroitiniz eğer kaşıntılı veya acılıysa, oturma banyosunda suda bekletin ya da ilaçlı soğuk suyla kompres yapın. Uzun ve aralıksız olarak oturmanız veya ayakta durmanız pek önerilmez. Eğer rektal kanamanız olursa mutlaka doktorunuza bildirin ve tedavi için yardım alın. Kabız olmaktan kaçınmak için lif ağırlıklı beslenmeli, bol bol su içmeli ve düzenli egzersizler yapmalısınız.

Bazı kadınlar hamileliklerinde supin hipotansif sendrom yaşarlar. Bu sorun, sırtüstü düz yatarken kalp atışınızın ve kan basıncınızın değişmesiyle, pozisyonunuzu değiştirdiğiniz zaman baş dönmesi hissetmenize neden olur. Ayrıca hızlı kalktığınızda da baş dönmesi hissedebilirsiniz. Önlemek için ayağa aniden kalkmak yerine önce oturup sonra kalkmalısınız.

30. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz yaklaşık 40 cm uzunluğunda ve ağırlığı 1 kilo 300 gr. Rahminizin yarısını bebeğiniz, diğer yarısını amniyotik sıvı kaplar, fakat bebeğiniz büyüdükçe amniyotik sıvı biraz azalacaktır. Bebeğinizin görme duyusu gelişmeye devam ediyor, ancak doğana kadar yeterince keskin göremeyecek. Günün büyük kısmında gözlerini kapalı tutuyor. Gözlerini açtığı zaman, ışık değişimlerine cevap verdiği zamandır.

Sizi Neler Bekliyor?

Bu dönemde uyku problemi çekebilirsiniz ve bu tip günlerde kendinizi biraz daha yorgun hissedebilirsiniz. Kendinizi normal halinizden daha sakar hissedebilirsiniz, bu da çok normal. Sadece ağırlaşmadınız, aynı zamanda vücudunuzun ağırlık merkezi de değişti. Bunların yanında, hormonel değişiklikler sayesinde, bağlarınız gevşedi ve dolayısıyla eklemleriniz daha gevşek duruma geldi. Bu durum dengenizde ufak bozukluklara sebep olabilir. Ayrıca bağlarınızdaki bu rahatlama, ayaklarınızda genişlemeye sebep olabilir dolayısıyla bu dönemde daha büyük numaralı ayakkabılara ihtiyaç duyabilirsiniz.

Hamilelikten önce ruh halinizin değişken olduğunu hatırlıyor musunuz?

Hormonel değişiklikler ve rahatsızlık veren belirtiler, duygularınızın inişli çıkışlı olmasına neden olabilir. Çocuğunuzun nasıl görüneceğini merak etmeniz ya da iyi bir anne olabilecek miyim? diye endişelenmeniz gayet normal. Fakat bu düşünceler sizi bunalıma sokuyorsa, sarsıyorsa, aşırı hassas olduysanız ya da çok telaşlıysanız mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

Bu dönemde her 10 kadından 1 tanesi depresyona giriyor. Eğer sık sık sinirleniyor ve birçok konu hakkında endişe duyuyorsanız da mutlaka doktorunuzu bilgilendirmelisiniz.

31. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu hafta bebeğiniz yaklaşık 1,5 kg ağırlığında ve hindistan cevizi büyüklüğünde. Üçüncü trimesterin bu döneminde bebeğiniz, büyüme patlaması yapmaya başlayacak. Kafasını oynatabiliyor kol, bacak ve vücudu yağ oranını arttırarak şişmanlamaya başlıyor. Muhtemelen hareketlerinde artış mevcut ve siz onun tekmelemeleri yüzünden uyuyamıyorsunuz. Bütün bu tekmeleme ve bebeğinizin hareketliliği sağlıklı olduğunu gösteriyor endişelenmenize gerek yok.

Sizi Neler Bekliyor?

Çoğu kadın hamileliğin bu döneminde Braxton Hicks adı verilen sık ve rasgele kasılmaları hissetmeye başlar. Ortalama olarak yarım saat kadar süren bu kasılmalar düzensiz ve ağrısızdır. Acı hissettirmeyen bu kasılmalar sürekli bir hal alıyorlar ise erken doğum habercisi olabilirler. Eğer bir saatte 4 ten fazla kasılmanız oluyorsa doktorunuza başvurmalısınız.

Son haftalarda göğsünüzden kolostrum adı verilen sütünüzün sızdığını fark etmiş olabilirsiniz. Eğer bu sızıntınız başladıysa göğüs pedi kullanabilirsiniz. Sızıntının başlamamış olması sizi üzmesin, siz görmeseniz bile göğüsleriniz süt yapmakta. Normalde kullandığınız sutyeniniz sıkmaya başladıysa bir emzirme sutyeni edinebilirsiniz. Unutmayın emzirme sutyeninin ölçüsü şu an kullandığınız sutyenden bir beden büyük olmalıdır.

Eğer bebeğinizin cinsiyetini öğrendiniz ve erkek bir bebek bekliyorsanız doktorunuzla doğum sonrası sünnet hakkında konuşmaya başlayabilirsiniz. Bu durumda nasıl bir prosedürle karşılaşacağınızı, avantaj ve dezavantajlarını öğrenebilirsiniz.

Doğum Öncesi Hazırlık Bilgilendirme

Doğum öncesi anne ve bebeğin doğuma hazırlanması için yapılması gereken bazı hazırlıklar yapılması gerekiyor. Bunlardan bazılarını saymak gerekirse; doğum sonrası giyebileceğiniz rahat kıyafetler, bebek için pamuklu giysiler, battaniye vb. Bir de doğum öncesi hastaneye gelirken; banyo yapınız. Bu, ciltteki bakteri oranını azaltacaktır. Mutlaka aç geliniz. Hekiminiz tarafından aksi söylenmediği takdirde işlem gününüzden bir önceki gece yarısından sonra hiçbir şey yemeyiniz ve içmeyiniz. Anestezi almadan önce mideniz boş olmalıdır. Kullandığınız ilaçlar konusunda hekiminize mutlaka bilgi veriniz. İşlem sırasında ve sonrasında cildinizdeki renk değişimini görmek önemli olduğu için işlem günü makyaj yapmayınız.

32. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Şu andan itibaren bebeğiniz yaklaşık 2 kg ve 43 cm uzunluğunda ve anne karnında büyük bir alan kaplıyor. Bu aşamada, haftada 1 kg alabilirsiniz, bu kilonun yarısı direkt olarak bebeğinize gidecektir. Bebekler, anne karnından sonra hayata tutunabilmek için kilolarının ¾`ünü son 7 haftada alarak şişmanlarlar.

Artık, el ve ayak tırnakları ve vücut kılları oluşmaya başladı. Ayrıca, derisi yumuşak ve pürüzsüz bir hal alarak doğuma hazır hale geldi.

Sizi Neler Bekliyor?

Sizin sürece uyum sağlamanız, bebeğinizin de büyüme ihtiyaçlarıyla birlikte, kan basıncınızın hamileliğin başlangıcından bu yana %40-50 oranında artış göstermesi beklenmektedir. Rahminiz diyaframı yukarı iterek ve mideyi sıkıştırarak, nefes darlığına ve mide ekşimesine neden olabilir. Küçük porsiyonlar halinde yiyerek ve yastıklarla desteklenerek dik bir pozisyonda uyumak, bu rahatsızlıkların azalmasında yardımcı olacaktır. Hamileliğin bu ilerlemiş dönemlerinde sırt ve bel ağrılarınız gözlemlenebilir. Bu durumu doktorunuza bildirmelisiniz çünkü daha önce böyle ağrılarınız olmadıysa, bu erken doğumun habercisi olabilir. Sizi rahatsız edenin, erken doğum işareti olmadığını varsayın, muhtemelen sırt ağrılarınızın büyüyen rahminiz ve hormonel değişimleriniz yüzünden olduğunu düşüneceksiniz. Büyüyen rahminiz ağırlık merkezinizi değiştirecek, alt karın kaslarınızı zayıflatacak ve değişen duruş sırtta gerilmeye sebep olacaktır. Bu durum, durağanlığınızı azaltacak ve yürürken, ayakta dururken, uzun süre otururken, yatakta dönerken, sandalyeye oturmaya çalışırken ve bir şeye uzanırken ağrıya sebep olacaktır.

33. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu hafta bebeğiniz 2 kg`nin üstünde, 44 cm`ye yakın ve yaklaşık bir ananas boyutundadır. Büyük bir hızla buruşukluğunu kaybetmekte, görüntüsü belirginleşmeye ve iskelet sistemi sertleşmeye başlamaktadır. Kafatası kemiklerinin birbirine kaynaşmamış olması, hareket imkanı sağlamakta ve üst üste gelerek doğum kanalından çıkışını kolaylaştırmaktadır.

Doğum sırasında başa uygulanan baskı çok güçlü olduğu için çocukların çoğu konik başlı doğar. Bu kemikler erişkinlik dönemine kadar kaynaşmayacaktır. Beyin gelişimi ve doku gelişimleri bebeklik ve çocukluk dönemlerinde büyüyebilir.

Sizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz belinizde günden güne büyürken, birçok şey değişmeye başlar. Daha önceleri zarif bir biçimde yürürken şimdilerde kendinizi yalpalarken bulabilirsiniz. Oturmak için kendinize uygun bir yer bulmak gittikçe zorlayacaktır. Etraftaki sandalyelere ve eşyalara çarpabilirsiniz. Parmaklarınızla, bileklerinizde ve ellerinizde ağrı hissedebilirsiniz veya hissizlik oluşabilir.

Vücudunuzdaki diğer dokularda olduğu gibi bilekleriniz de sıvı ile dolu ve bunlar karpal tünel rahatsızlığı için baskı yaratmaktadır. Sinir sıkışmaları, batmalara, hissizliğe, karıncalanmaya, ağrı ve yanmaya ve uyuşmalara sebep olmaktadır. Bileğinizin kıpırdamaması için atel kullanın ya da bileğinizi yastıkla destekleyerek uyumaya çalışın.

Düzenli şekilde bileğinizi hareket ettirmeniz gereken bir işiniz varsa, ara verdiğinizde bileğinize gerinme hareketleri yapmayı ihmal etmeyin. Hamileliğin bu döneminde birçok kadın, kendini hala fiziksel olarak çekici bulmaktadır. Bu düşünceye eşleri de katılmaktadır. Birçok kadın için su kesesi patlayana ve doğum başlayana kadar hamilelikte cinsel ilişki normal bir şeydir.

34. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bu hafta bebeğiniz 2 kg`nin üstünde, 44 cm`e yakın ve yaklaşık bir ananas boyutundadır. Büyük bir hızla buruşukluğunu kaybetmekte, görüntüsü belirginleşmeye ve iskelet sistemi sertleşmeye başlamaktadır. Kafatası kemiklerinin birbirine kaynaşmamış olması, hareket imkanı sağlamakta ve üst üste gelerek doğum kanalından çıkışını kolaylaştırmaktadır.

Doğum sırasında başa uygulanan baskı çok güçlü olduğu için çocukların çoğu konik başlı doğar. Bu kemikler erişkinlik dönemine kadar kaynaşmayacaktır. Beyin gelişimi ve doku gelişimleri bebeklik ve çocukluk dönemlerinde büyüyebilir.

Sizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz belinizde günden güne büyürken, birçok şey değişmeye başlar. Daha önceleri zarif bir biçimde yürürken şimdilerde kendinizi yalpalarken bulabilirsiniz. Oturmak için kendinize uygun bir yer bulmak gittikçe zorlayacaktır. Etraftaki sandalyelere ve eşyalara çarpabilirsiniz. Parmaklarınızla, bileklerinizde ve ellerinizde ağrı hissedebilirsiniz veya hissizlik oluşabilir.

Vücudunuzdaki diğer dokularda olduğu gibi bilekleriniz de sıvı ile dolu ve bunlar karpal tünel rahatsızlığı için baskı yaratmaktadır. Sinir sıkışmaları, batmalara, hissizliğe, karıncalanmaya, ağrı ve yanmaya ve uyuşmalara sebep olmaktadır. Bileğinizin kıpırdamaması için atel kullanın ya da bileğinizi yastıkla destekleyerek uyumaya çalışın.

Düzenli şekilde bileğinizi hareket ettirmeniz gereken bir işiniz varsa, ara verdiğinizde bileğinize gerinme hareketleri yapmayı ihmal etmeyin.

Hamileliğin bu döneminde birçok kadın, kendini hala fiziksel olarak çekici bulmaktadır. Bu düşünceye eşleri de katılmaktadır. Birçok kadın için su kesesi patlayana ve doğum başlayana kadar hamilelikte cinsel ilişki normal bir şeydir.

35. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Artık bebeğinizin manevra yapacak çok da geniş bir alanı yok. Bu hafta yaklaşık 3 kg olması gerekiyor. Rahminizde çok rahattı fakat tekme atma oranı aynı kalsa bile, artık takla atamayacak ve çok kıpırdayamayacak. Bu hafta böbrekleri tamamen gelişti ve karaciğeri de süzme ve ayrıştırma işlemini yapabilir hale geldi.

Fiziksel gelişiminin büyük bölümü bu dönemde tamamlanmıştır. Bundan sonraki haftaları kilo alarak tamamlayacak ve doğuma hazır hale gelecektir.

Sizi Neler Bekliyor?

Büyüyen karnınız göğüs kafesinize ulaştı. Karnınızın içini bir yöntemle görebilirseniz, içerde bebekten çok amniyotik sıvı olduğunu göreceksiniz. Büyüyen rahminiz iç organlarınızda karışıklık yaratmakta ve muhtemelen bu sebeple normalden daha fazla tuvalete gitme ihtiyacı duyuyor ve mide yanması problemiyle uğraşmak zorunda kalıyorsunuz. Bu rahatsız edici etkilere maruz kalmıyorsanız şanslı azınlıktan birisiniz.

Bu haftadan sonra doktorunuzu her hafta görmeli ve kontrole gitmelisiniz. 35-37 hafta arası doktorunuz vajinal kültür testi yaparak bakteri durumunu kontrol edecektir (GBS). Yetişkinlerde bu uygulama zararsızdır ama bu uygulamayı yaptırmayıp bebeğinizi doğurursanız; zatürre, menenjit ve kan enfeksiyonu gibi çok önemli sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Bu kontrol hayati önem taşımaktadır çünkü %10-30 arası hamile kadınlarda bakteri görülmekte fakat bunu kendileri bilmemektedir. Eğer bakterileriniz varsa, bebeğe enfeksiyon geçme riskini azaltmak için hamilelik boyunca antibiyotik kullanmalısınız.

Bu dönem, doğum planları yapmak için oldukça keyifli. Denemek istediğiniz acı yönetim teknikleri ve bebek doğduktan sonra kalmasını istediğiniz yeri belirleyebilirsiniz. Hekiminiz ve ekibiyle tercihlerinizi belirleyebileceğiniz bir dönem. Bebeğin doğumu çok tahmin edilebilen ve kağıtta yazan plan kadar kesin hatları olan bir durum değil. Bu dönemde seçeneklerinizi düşünebilir ve tercihlerinizi paylaşabilirsiniz.

36.Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Günde 30 gram kadar alarak büyümeye devam eden bebeğiniz, yaklaşık olarak 2700 gram ağırlığında ve marul büyüklüğündedir. Vücudunun etrafını saran ayva tüylerinin çoğunu döküyor. Bebeğiniz amniyotik sıvı ve vernix ile beraber rahimdeki diğer salgılarıda yutarak ilk bağırsak hareketlerini oluşturacak olan siyah renkli mekonyum dışkısını üretecektir.

Bu haftanın sonunda bebeğiniz anne karnındaki zamanının doldurmuş sayılıyor. (37. haftadan 42. haftaya kadar olan süreye zamanında doğum, 37. haftadan önceki doğumlara erken doğum, 42. haftadan sonraki doğumlara geç doğum adı verilmektedir). Bebeğiniz şu anda genellikle baş aşağı pozisyondadır. Eğer bu pozisyonda değil ise sezaryen ile doğum gerekebilir.

Sizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz artık çok fazla yer kapladığından dolayı, normal bir öğün yiyemiyor olabilirsiniz. Bu haftalarda daha az ama sık öğünler yemeniz önerilir. Güzel haber ise artık daha az mide yanması yaşayacak ve nefes almanız kolaylaşacak. Bunun nedeni ise bebeğinizin leğen kemiğinizin içine inecek olması. Hafifleme adı verilen bu evre eğer ilk hamileliğiniz ise doğumdan birkaç hafta önce gerçekleşecektir.

Bebeğiniz aşağı indiyse alt kaslarınızda basınç hissi oluşabilir. Bu basınç hissi özellikle yürüdüğünüz zaman sizi zorlayabilir ve tuvalete çıkma ihtiyacınız da artmalar olabilir. Eğer bebeğiniz çok aşağı indiyse vajinal bir basınç ve rahatsızlık hissetmenizde mümkün. Bazı kadınlar bu duyguyu bacak arasında bir bowling topu taşımak gibi tarif ederler.

Artık Braxton Hicks kasılmalarınızı daha sık hissetmeye başlarsınız. Doğum belirtilerini doktorunuzla yeniden konuşarak bu belirtiler için hazırlıklı olmalısınız. Normal şartlarda eğer erken doğum yapmayacaksanız hamileliğiniz kolaydır ve suyunuz henüz gelmez. Doğum belirtisi 1 saat içinde her 5 dakikada bir gelip 1 dakika kadar süren kasılmadır. Bebeğiniz kendisi hazır olana kadar bu belirtileri göstermeyecektir.

Bu haftada eğer bebeğinizin hareketlerinde azalma var veya amniyotik suyun sızdığını düşünüyorsanız ya da vajinal kanama, ateş, şiddetli baş ağrısı, karın ağrısı, görüş bozukluğu şikâyetleriniz olursa vakit kaybetmeden doktorunuza başvurmalısınız. Sorunsuz bir hamilelik yaşıyor olsanız dahi uçağa binmemeli ve uzun yolculuklara çıkmamalısınız çünkü her an doğum yapabilirsiniz. Bazı havayolları hamileliğin son ayındaki kadınların uçağa binmesine izin vermemektedir.

37. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Doğuma 3 hafta kalmış olsa da aslında bebeğiniz tam hamilelik dönemini doldurmuş durumda. Bu hafta doğuma girerseniz, bebeğinizin akciğerleri rahim dışında yaşayabilecek kadar gelişmiş olacaktır (Bazı bebeklerin biraz daha zamana ihtiyacı olabiliyor, hekimler genellikle 38 hafta tamamlanmadan doğumu planlamıyorlar. Doğum zamanını hekimle birlikte karar vermekte yarar var).

Bebeğiniz yaklaşık 3,5 kg ve 48 cm`dir. Birçok bebek 1cm uzunluğunda saçla doğar. Ama bebeğiniz kılları sizinkiyle aynı değilse şaşırmayın çünkü esmer insanlar sarışın veya kızıl saçlı çocuk sahibi olabilirler.

Sizi Neler Bekliyor?

Kasılmalar sıklaşmaya ve uzun süreli olmaya başlıyor. Bu durum biraz rahatsız edici olabilir. Vajinadan gelen akıntıda fark edilebilir bir artış olacaktır. İç çamaşırınızda ya da tuvalette kan görürseniz doğum çok yakındır. Gördüğünüz kanama sonrasında hekiminize mutlaka danışın. GBS kültür sonucunuz hakkında hekiminiz ile görüşün.

Geceleri uyumak her zamankinden zor olacaktır. Gün içinde dinlenmelisiniz, bunlar sessizlik için son şanslarınız. Bebeğinizin hareketlerini izlemeye devam edin, herhangi bir azalma olduğunda hekiminize bilgi verin. En az eskisi kadar aktif olmalı. Uyurken çok hareketli hatta gergin rüyalar görebilirsiniz. Bunun nedeni, bilinçaltınızda anne olmanın ve doğum yapacak olmanın verdiği gerginlik olabilir.

38. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz gerçekten tekmelemeye devam ediyor. Bu hafta 3,5 kg civarında ve 50 cm boyunda olduğu düşünülüyor. Bebeğinizin tüm organları gelişti ve çoktan rahmin dışında yaşamaya hazır hale geldi. Bebeğinizin gözlerinin ne renk olacağını mı merak ediyorsunuz? Bunu hemen söylemek mümkün değil. Eğer kahverengi göz rengi ile doğarsa, gözler kahverengi kalır. Eğer, açık gri ya da koyu mavi renkle doğarsa, 9. ayda gözleri muhtemelen gri ya da mavi olacaktır. Ama gözleri daha sonra yeşile veya açık kahverengiye dönüşebilir. Bu durum çocuğun irisinin doğumdan sonra daha fazla pigment alması ile alakalıdır ama genellikle daha açık ya da daha koyu mavi renk olmaz.

Sizi Neler Bekliyor?

Birçok kadın için bundan sonraki 1-2 hafta bekleme haftasıdır. Bu süreyi bebeğinizin ihtiyaçlarını gidermek için ya da doğumdan sonra yapmaya fırsat bulamayacağınız şeyleri yapmak için kullanabilirsiniz. Gün içinde kısa süreli uykunuzu alın, kitap okuyun ve eşinizle zaman geçirin. Bu haftalarda, ayaklarda ve bileklerde görülen şişkinlikler normaldir. Ayaklarda fazla şişkinlik ya da farklı bir durum fark ettiğinizde, yüzde ve gözde şişmeler olduğunda ya da bir anda kilo aldığınızda, çok geçmeden doktorunuzu bu durum hakkında bilgilendirin.

Ayrıca çok ciddi baş ağrıları oluştuğunda, görüş bozukluklarında, alt karın kaslarında hissedilen ağrılarda ve kusmalarda, gebeliğin son zamanlarında gözüken hipertansiyon ve benzeri hastalıkların oluşmaması ve hamileliğin tehlikeli olmaması için hekiminizi aramayı ihmal etmeyin.

39-41. Hafta
Bebeğinizi Neler Bekliyor?

Bebeğiniz dünyayı selamlamaya hazır! Anne karnından çıkınca vücut ısısını kontrol etmeye yarayacak yağ tabakasını oluşturmaya devam ediyor. Normal büyüklükte bir karpuz veya bal kabağı büyüklüğüne ulaştı. Erkek bebekler kız bebeklerden biraz daha ağır olabilir.

Bebeğinizin kafatası kemikleri doğum kanalından geçerken kafasının hafifçe esnemesine imkân vermesi için henüz kaynaşmadılar. Bu şekil değiştirmeden dolayı bebeğin kafası doğumdan sonra biraz yassı ve uzun gözükebilir ama rahatlayın çünkü bu durum normal ve geçicidir. Bebeğiniz doğmak üzere ve ne kadar büyüklükte olacağını tahmin etmek zor; ama ortalama bir yeni doğan 3,5 kg ve 51 cm kadardır.

Sizi Neler Bekliyor?

Aylardır devam eden bekleyişten sonra doğumunuz kapıda. Hala hamile olduğunuz için canınız sıkılmaya başlamış olabilir. Doğum yapacağınız tarih son adet tarihinden itibaren hesaplanıyorsa bu tarih biraz gecikebilir, endişelenmeyin. Neticede her kadının yumurtlama zamanı aynı değildir. Doğum yapacağınız tarihten çok emin olsanız dahi doğumunuz herhangi bir neden olmaksızın gecikebilir. Endişelenmeyin, sadece bebeğinizin sağlıklı olup olmadığını gözetlemeyi unutmayın.

Doğum ağrılarının başlaması, sıklaşarak ve şiddeti artarak devam etmesi, su gelmesi, hafif lekelenme tarzı vajinal kanama doğum başlangıcını gösterir. Spontan doğum eylemi başlamayan gebeliklerde doktorlar doğumu başlatmaya serviks sıvısının durumuna bakarak karar verir. Eğer bu sıvınız henüz yumuşamadıysa doğuma hazır değilsiniz demektir. Gerekli durumlarda doktorunuz, hormon veya başka yöntemler kullanarak serviks sıvınızın yumuşamasını sağlar. Bazen bu işlem yapılır yapılmaz doğumunuz kendiliğinden başlar.

Durumunuza bağlı olarak suyunuz patlatılabilir veya oksitosin, pitosin gibi ilaçlar ile sancılarınız başlatılabilir. Eğer doğum hala başlamıyor ise sezaryen yöntemi ile doğum gerçekleştirilebilir.

Diyabet ve Gebelik

Gebelik diyabeti son 20 yıldır artan ve oldukça sık karşılaşılan
bir durumdur. Tanı ve tedavideki gelişmeler sayesinde, binlerce diyabetik kadın problemsiz bir gebelik geçirerek sağlıklı bebek sahibi olabilmektedir. Gebelik planlayan diyabetik hastaların kan şekeri, HbA1c, göz, böbrek, kalp ve sinir tutulumları açısından hekim tarafından değerlendirilmelidir. Diyabet, kolesterol, yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan ilaçların hemen hepsinin gebelik öncesi kesilmesi gerekecektir. Planlanmayan gebelik ve sonuçlarından kaçınmak için aile planlamasına önem verilmelidir. 



Tip 1 veya Tip 2 diyabetliyken gebe kalındığında bu durum gebelik öncesi diyabet “Pregestasyonel Diyabet” olarak adlandırılır. İlk kez gebelik sırasında ortaya çıkan diyabet tipine ise “Gestasyonel Diyabet” adı verilir.

Gebelik Öncesi

Gebeliğin fizyolojisi gereği bazı hormonlar gebelikte bebeğin gelişimi için normalden daha fazla salgılanmaktadır. Bu hormonların normalden fazla salgılanması kan şekerinin yükselmesine sebep olur. Bu nedenle diyabetiniz varsa ve çocuk sahibi olmak istiyorsanız mutlaka diyabet hekiminizle ve jinekoloğunuz ile görüşmelisiniz. Bu durumda gebeliğin planlanarak bunun için kan şekerinizin kontrol altında tutulması ve diyabete ilişkin komplikasyonlar açısından gerekli incelemelerin yapılmasına olanak verecek bir hazırlık dönemine ihtiyaç vardır. 



Genellikle gebe kalınmadan birkaç ay önce bu hazırlıklara başlanılır ve gerekli tedavi değişiklikleri yapılarak HbA1c düzeyinin %7’nin altına inmesi sağlanır. HbA1c uzun dönemde kan şekeri kontrolünü gösterir. Yapılan çalışmalar HbA1c %7’nin altında iken gebe kalan diyabetli kadınlarda bebek sakatlıkları, gebelik ve doğum sorunlarına ilişkin risklerin en aza indirgendiği göstermiştir.

Yoğun insülin tedavisi uygulanan, özellikle pompa tedavisinde olan bazı Tip 1 diyabetlilerde, gebelik sırasında kan şekerini kontrol altında tutmak zor olabilir. Cilt altına yerleştirilen ve 72 saat süre ile şeker düzeyini ölçüp kaydeden ‘Glukoz Takip Sistemi (CGMS)’ bu hastalarda kan şekerindeki hızlı değişikliklerin uygun insülin miktarı ile kontrol altında tutulmasında büyük yarar sağlar. 



Tip 1 diyabetliyseniz hekim kontrolü altında günde 3–4 kez insülin kullanmanız gerekebilir. Eğer Tip 2 diyabetliyseniz ve oral (ağız yolu ile) antidiyabetik ilaç kullanıyorsanız, diyabetinizi kontrol altında tutmak için oral antidiyabetik değil, insülin kullanmanız gerekecektir. Oral antidiyabetikler bebeğe zarar verebileceğinden gebelik döneminde kullanılmazlar.

Gebelik ileride diyabet komplikasyonlarının ortaya çıkması riskini etkilememektedir. Ancak diyabete özgü bir komplikasyon varsa, gebelik bu komplikasyonu ağırlaştırabilir ya da bazı komplikasyonlar bebeğin sağlığını risk altına sokabilir. Bu nedenle gebelikten önce böbrek, göz, kalp, sinir sistemi ve dolaşım sistemi kontrolleri yapılmalıdır. Herhangi bir diyabet komplikasyonunuz varsa, önceden tedavi edilerek gebeliğiniz planlanacaktır. Diyabetle birlikte sigara ve alkol bebek için çok zararlıdır ve gebe kalınmadan önce kesilmesi önerilir.

Pregestasyonel Diyabet

Her 200 gebe kadından birinde olduğu tahmin edilmektedir. Gebe kalmadan önce diyabeti olanlar bu tanıma girerler.

Gestasyonel Diyabet

Gebelik diyabeti gebelik sırasında ortaya çıkan, geçici bir diyabet şeklidir. Gebeliklerin %2-4’ünde gestasyonel diyabet geliştiği tahmin edilmektedir. Gestasyonel diyabetin nedeni vücuda yüklenen fazla yükün kan şekerini normalden daha yüksek seviyelere çıkarmasıdır. Bu durum özellikle 24-28. gebelik haftalarında ortaya çıkar.

Eğer gebeliğiniz sorunsuz geçiyorsa ve gestasyonel diyabet riskiniz yüksek değilse bu haftalar arasında size glukoz tarama testi uygulanacaktır. Ancak diyabet belirti ve bulguları (çok idrara çıkma, çok su içme, gece idrara çıkma, tekrarlayan vajinal enfeksiyonlar) varsa gebeliğin hangi döneminde olursanız olsun glukoz testi hemen uygulanacaktır.

Gestasyonel Diyabet Tanısı İçin Yapılan Testler

Bu yöntemlerdeki ortak faktör kan glukozunun ölçülmesidir. Gebelik diyabeti için önerilen test zamanı 24-28. haftalar arasındadır. Bu bebeğin en hızlı şekilde gelişmeye başladığı dönemdir. Çok az sayıda anne adayında bu durum, gebeliğin daha erken dönemlerinde teşhis edilebilir.

  • Glukoz Tarama Testi: Günün herhangi bir saatinde (aç veya tok) 50 gr oral glukoz içirilir ve 1 saat sonra kan şekerine bakılır. Kan şekeri değeri 140 mg/dl’nin altında ise bir sorun yoktur, fakat kan şekeri 140 mg/dl’nin üzerinde ise en kısa sürede 100 gr glukoz ile şeker yükleme testi (OGTT) planlanır. Kan şekeri değeri 180 mg/ dl’nin üzerinde ise OGTT yapılmasına ihtiyaç olmadan bu vakalar diyabet kabul edilip takip ve tedavisine başlanmalıdır.
  • OGTT (Oral Glukoz Tolerans Testi): Bu test için en az 8 saat açlık gereklidir. Sabah açlık kan şekeri bakılır ve 100 gr oral glukozlu su içirilir. Açken ve sıvıyı içtikten sonra saatte bir, 3 saat süre ile kan şekeri düzeyi ölçülür. Normal bir gebede değerler tablodaki rakamları geçmez.
  • Genellikle tıbbi beslenme tedavisi ile kan şekeri kontrol altına alınır. Kontrol altına alınamayan durumlarda insülin başlanması gerekir. Alternatif olarak, özellikle Gestasyonel Diyabet kuşkusu yüksek olan kadınlarda veya hekim tercihi ile ön tarama testi olmaksızın doğrudan 75 g glukozlu tek aşamalı OGTT yapılabilir. Bu testte açlık, 1. veya 2. Saat sonu noktalarından birinin aşılmasıyla diyabet tanısı koydurur.

Gestasyonel Diyabet Açısından Kimler Risk Altındadır?

  • 1. derece akrabalarında diyabet öyküsü olanlar
  • Kilolu veya obez olanlar
  • Daha önce ölü doğum, düşük yapmış veya 4 kg ve üzerinde bebek 
doğuranlar
  • Daha önceki gebeliklerinde ‘Gestasyonel Diyabet’ geçirmiş olanlar
  • Yaşı 40 ve üzerinde olanlar
  • Hipertansiyonu (yüksek tansiyon) olanlar ve kan yağları yüksek olanlar.
  • Sakat bebek doğrumuş olanlar
  • Daha önce gizli şeker tespit edilmiş olanlar
  • Yumurtalık kisti (polikistik over) sorunu olanlar

Önceden kortizon ve anti-psikotik ilaç kullananlar 
Diyabetin Gebelik Üzerine Etkileri Nelerdir?

  • Kardiyovasküler komplikasyon olasılığı artar.
  • Gebelikte hipertansiyon gelişebilir.
  • Hidroamnios (bebeğin içerisinde bulunduğu sıvının fazla olması) olasılığı artar.
  • Zor doğum ya da sezaryen ile doğum riski yükselir.
  • Ketoasidoz, hiperglisemi (yüksek kan şekeri), hipoglisemi (düşük 
kan şekeri gelişebilir.



Kan Şekeri Takibi ve Tıbbi Beslenme Tedavisi

Gestasyonel diyabetli anne adaylarında açlık kan şekerinin 95 mg/dl, tokluk (yemekten 2 saat sonra) kan şekerinin ise 140 mg/dl, tercihen 120 mg/dl’nin altında olması istenir. hekiminiz kan şekerinizi kontrol etmenizi ve sonuçları kaydetmenizi isteyebilir. Bu nedenle bir kan şekeri cihazı edinmeniz ve evde kendi kendinize şeker takibi yapmanız önerilir. 



Gebelik diyabeti olanlar, gebeliklerinin kalan döneminde kan şekerinin normal sınırlarda seyredebilmesi için diyetisyen tarafından önerilen beslenme programına uyarak yeterli miktarda karbonhidrat, protein, yağ, kalsiyum, demir, folik asit almalı ve günde 3 ana, 3 ara öğün alarak bol su tüketmelidirler (2-2,5 lt).



Gebelik süresince ortalama 9-11 kg alınmalı ve diyetinizin toplam enerji içeriği, gebelik boyunca almanız gereken kiloyu korumaya yetmelidir. Karbonhidratlı besinler, gebelik süresince üzerinde durulması gereken en önemli gruptur. Aldığınız tüm öğünler bir miktar karbonhidrat içermelidir. Kan glukoz düzeyini olabildiğince sabit tutabilmek için bu diyet planı mümkün olduğunca gün içerisine yayılmalıdır. Sizin için gebeliğin başında hazırlanan beslenme
planı gebeliğiniz ilerledikçe değişebilir.



Gebelik süresince alkol kullanılmaması önerilir. Kabızlık, gebelik boyunca bir problem oluşturabilir. Bu durumda lifli yiyecekler içeren karbonhidratlar önerilebilir. Laksatif kullanmaktan kaçınılmalıdır; çünkü laksatifler çok miktarda glukoz içerebilirler. Üzerinde “diyabetikler için uygundur”, “ilave şeker yoktur” ya da “doğal” ibareleri olan ürünlere dikkat ederek gebeliğin risk altına girmemesi için bu tür yiyeceklerden uzak durmak faydalı olacaktır.

Bazı diyabetlilerde kan şekeri diyetle kontrol altına alınamayabilir ve insüline gereksinim olabilir. Hekiminizin önerisi doğrultusunda günde 3-4 kez insülin uygulamanız gerekebilir. İnsülin, bebeğin sağlığını korumak ve iyi bir kan şekeri kontrolü sağlamak için zorunlu olabilir.

Doğum Sonrası

Doğumdan sonra pregestasyonel diyabetlilerde insülin gereksinimi hızla azalır. Eğer doz değişikliği yapılmazsa hipoglisemi görülebilir. Kan şekeri kontrolleri düzenli olarak yapılır. Tip 1 diyabetli annenin çocuğunda Tip 1 diyabet riski %2’dir. Baba Tip 1 diyabetli ise risk %6’ya çıkar. Anne-baba her ikisi de Tip 1 diyabetli ise çocuğun Tip 1 diyabetli olma riski %30 olur. Anne veya babanın birisi Tip 2 diyabetli ise çocuktaki Tip 2 diyabet riski %15-20, anne-baba ikisi de Tip 2 diyabetli ise çocuktaki risk %50-60’tır. Bu rakamlar ömür boyu sürecek diyabet riskini yansıtır. 



Gestasyonel diyabetlilerde ise doğum sonrasında diyabet çoğunlukla düzelir. Gebelik sırasında insülin kullanılıyorsa kan şekeri takibi ile insülin tedavisi kesilir. Ancak sonraki gebelikler sırasında “Gestasyonel Diyabet” riski oldukça yüksektir. 



Ayrıca Gestasyonel Diyabet geçirenlerin yaklaşık %30-50’sinde 20 yıl içerisinde Tip 
2 diyabet gelişmektedir. Bu nedenle gestasyonel diyabeti olanlar doğumdan sonraki yıllarda da beslenmelerine dikkat ederek, düzenli egzersiz yapmalı ve kilo almamalıdırlar. Çünkü diyetteki ve yaşam şeklindeki değişiklikler kalıcı diyabetin gelişmesini engelleyebilir veya geciktirebilir. 



Doğumdan 6–12 hafta sonra OGTT testini tekrar yaptırılır. Eğer normal ise bu testi 3 yılda bir tekrar yaptırmak yeterlidir. Başka bir çocuk sahibi olmaya niyetiniz varsa daha detaylı bir inceleme gerekir. Bir kez gebelik diyabeti ile karşılaştıktan sonra, bunu tekrar yaşama riskiniz %50 civarındadır. Bu durumda gebelikten öncede OGTT‘yi tekrarlamak gerekir.

Gebelik Sırasında Hipoglisemi

Kan şekeri düzeyi mümkün olabildiğince normal sınırlarda tutulur. Kısa süren hipoglisemiler bebek için tehlikeli değildir. Fakat hipogliseminin uzun sürmesi, annede bu dönemde konvülsiyon (havale) veya şuur kaybı gelişmesi tehlikeli olabilir. Düşük kan glukozu bulantı ve kusmaları arttırabilir. Bulantı ise düzenli yemek yemeyi zorlaştırır.

Tüm bunlara bağlı olarak kolaylıkla bir kısır döngü gelişebilir. Hipoglisemi riskine karşı yanınızda glukoz tablet, şeker veya meyve suyu bulundurmanız önerilir.

Bebekte Ortaya Çıkabilecek Sorunlar Nelerdir?

Plasenta yoluyla bebeğe geçen annedeki glukoz bebeğin beslenmesini sağlayan en önemli besindir. Ancak glukozun normalden yüksek olması bebek için zararlıdır. İlk iki aydaki
yüksek glukoz düzeyi diyabetik annenin bebeğinde çeşitli doğumsal sakatlıklara yol açabilir. Yalnız glukoz değil keton cisimleri de plasentadan bebeğe geçebilir ve bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle annede hiperglisemi ve ketoasidoz gelişmesi kesinlikle önlenmelidir. 2. aydan sonra görülen glukoz yüksekliği farklı sorunlara yol açabilir. 



Artık pankreası insülin üretebilen anne karnındaki bebek, annesinden aldığı yüksek şeker miktarına uyum sağlamak için insülin yapımını arttırır. Anne karnındaki bebeğin glukoz ve insülinindeki bu artış, özellikle son aylara doğru yağ dokusunda artışa ve aşırı büyümeye neden olur, bebeğin doğum ağırlığı 4 kg’nin üstüne çıkar. Bebeğin büyük olması doğum sırasında yaralanmalar, omuz çıkıkları ve sinir zedelenmeleri gibi sorunlara neden olabilir. 



Doğumdan hemen sonra ise bebekte aşırı şeker düşmesi, sarılık ve solunum problemleri gözlenebilir. Bu dönemde bebeğinizi sık sık emzirmeniz gerekecektir.

Hangi Durumlarda Hekime Başvurulur?


  • Kan şekerinin 2 kez 200mg/dl ve üzerinde olması
  • Kan şekerinin sık sık 70 mg/dl’nin altına düşmesi
  • İdrarda keton görülmesi
  • Herhangi bir hastalık veya enfeksiyon durumu
  • Bebeğin hareketlerinde azalma olması
  • İdrar yaparken ağrı ve yanma hissedilmesi
  • Hızlı kilo alma durumu
  • El, ayak ve yüzde hızlı ödem olması
  • Sık tekrarlayan vajinal enfeksiyon görülmesi
  • Kan şekeri yüksekliği ile birlikte kusmanın olması gibi durumlarda 
en kısa sürede diyabet hekiminize, jinekoloğunuza ve hemşirenize başvurmanız gerekir.

Gebelik ve Egzersiz

Egzersiz, tıbbi beslenme tedavisi uygulanan gestasyonel diyabetli hastalarda tedaviye yardımcıdır. Ancak egzersizin türü ve miktarının gebeliğin geç dönemlerinde özenle kontrol edilmesi gerekir. Bir egzersiz programına başlamadan önce mutlaka kadın doğum ve diyabet uzmanının önerisinin alınması uygun olur.